İçişleri Bakanı Soylu’dan İmamoğlu’na yanıt: Defalarca beni aradığı Cenab-ı Hakk’ın kayıtlarında mevcuttur

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “Aynı müddet geçmiş İmamoğlu saygılarını sunarak beni arayıp yardım istedi” şeklindeki iddiasına yanıt veren İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İstihbarat sende, telefon takibi sende, bilcümle bilgilere idrak zorla var. Bunu ispat edersen ben, edemezsen sen ricat etmelisin” dedi. İmamoğlu’nun bu sözlerine Bakan Soylu’dan karşılık geldi.

“BU DE BİR DOLMA”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Twitter hesabı üzerinden yaptığı “Neyin Diyeti Neyin Yalanları” antetli açıklamasında “İmamoğlu matbuat açıklamamızdaki telefon görüşmesine verdiği cevapta ‘Süleyman Soylu’yu aramadım’ demiş. Bu de bire bir dalavere. Yüz Kere kontrol yapıp şahsımla ziyaret yaptığı değme şeyden geçmiş Cenab-ı Hakk’ın kayıtlarında ve sonrasında beşer adına bizlerin ve kişi zihninde mevcuttur” ifadelerini kullandı.


Nazır Aristokrat’nun açıklamalarından detaylar şöyle:

İBB’deki yıldırı iltisaklı personel soruşturması, İmamoğlu’nun ifadesiyle “İçişleri Bakanı’nın hezeyanları” neticesinde değil, 9 Fasıla 2021’üstelik Özgür Özel’in bütçe görüşmelerinde, “Belediyelere terör iltisaklı eleman alınacağı iddiamızın hile olduğuna” ilişik ithamı sonucu dile getirildi. Saçmalama değil, kendinden devletin izinli kurumlarının bulgularına ve müfettişlerin yaptığı soruşturmalara dayanmaktadır. Bire Bir değil, tamam üç sormaca vardır. 1-Yıldırı örgütleriyle temas ve iltisakı işe girişe bariyer olan 505 emanet soruşturması 2- İBB’bile çalışırken gözaltına alınan Şafak Duran soruşturması 3-DİAYDER soruşturması.

“BU ÜSTELIK EKSANTRIK BİR YALAN”

İmamoğlu matbuat açıklamasında, İBB’üstelik terör iltisaklı işe kurum iddialarının hiçbirini reddetmemiş, kül bilakis benimseme etmiştir. 1- Terör örgütü üyesi olup dağda kâin, 2- KHK ile kamudan atılıp kanuna çap bire bir şekilde hülle ve hile marifetiyle belediyeye alınan, 3- PKK/KCK mensuplarına, dağda olanın yahut dağda öldürülenlerin ailelerine, kayyum belediyelerinde defaatle rastladığımız kabil, “Sanki derece ailesi” adına ifade edilen kişiler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ve şirketlerinde işe alınmıştır. Tıpkısı saatlik açıklamanın tek yerinde böyle tıpkı çalım olmadığına dair temas bildirme ve rapor yoktur.

“SORUŞTURMAYI 8 KİŞİLİK EKİP YAPTI”

İmamoğlu, matbuat açıklamasında; Denet heyetinin başındaki kişinin değiştirildiğini, yeni nasıp yapıldığını söyledi. Bu bile ayrımsız başka yalan. Bu soruşturmayı 8 şahsiyet ayrımsız mülkiye müfettişi ekibi yaptı. Bu ekipler gelişigüzel çalışır, başında bir mezun ve hoşgörülü yoktur. En kıdemli denetmen, burada hoppadak koordinasyonu sağlar. Hepsinin ayrımsız imza sorumluluğu var ve tabir üstelik ortaklaşa oluşur. Sn. Arif Saika, esasen beri bu ekibin içindedir, bilahare atanmamıştır. Ekibin bildirme kıdemlisi olan başmüfettişimiz, keyif sorunları nedeniyle ayrılmıştır ve Arif Yıldırım 33 yıldır meslekte olduğu üzere kıdem sırası itibarıyla, 4.5 ay sonradan eş güdüm görevini üstlenmiştir. Ekip şu dakika 7 kişidir.

“21 KHK’LI İBB’DE GINE İŞE ALINMIŞ”

İmamoğlu, basın açıklamasında “Tığ aldıysak İçişleri Bakanı bile atsaydı, yetkisi var” dedi. Bu bile yalan. İçişleri Bakanı’nın tek kurumdan doğrudan özellikle hele hususi şirket statüsünde olan şehremaneti şirketlerinden kişi inisiyatifi ile öge emisyon yetkisi bulunmuyor. Kaldı kim, KHK ile atık kişilerin gene amme görevine alınamayacağı kanunda açık açık yazmasına karşın 21 KHK’lı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde gine işe alınmış.

“İBB YÖNETİMİ HABERDARDI”

“1668 kişinin kim olduğundan haberimiz bulunmayan.” deniliyor. Bu de hile. 1668 kişiden; 922’si İmamoğlu döneminde, 191 kişisi Mevlüt Uysal döneminde, 50 kişisi ise Vali Ulu Yerlikaya’nın vekalet döneminde işe münfail olan hep 1.163 kişinin dosyaları incelendi. Terör örgütleriyle bileşke irtibatları nedeniyle işe girmeye mani halleri yoktu. Fakat, İmamoğlu döneminde işe alınan 505 kişinin, kamuda görev almasına bariyer durumları olmasına rağmen işe alındığı belirlendi. Bu 505 kişinin erkek ve ferdî dosyaları da “Doğrudan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden kâm ve gerçekleştirme edilerek” incelendi. Yani sürecin tamamından, soruşturulan kişilerin kim olduğundan İBB yönetimi haberdardı.

“GELMEK Kİ ARAŞTIRABİLİYORSUN”

İmamoğlu, “Bizim araştırı imkanımız, kabiliyetimiz yok” diyor. Bu dahi aynı ayriksi domates dolmasi. İmamoğlu yönetimi, sormaca süreci başladıktan sonra 120 kişiyi tezelden işten attı, antrparantez bu eşhas elan bilahare uray uğrunda eylem yaptılar. Basın toplantısındaki ifadelerine göre, eski dönemde işe alınan terör irtibatlı ve iltisaklı 2-3 kişiyi dahi belirleme edip işten atmış. Emreylemek ki araştırabiliyorsun, bulabiliyorsun, atabiliyorsun. işe alırken de işten atarken da değişmeyen senin kararın, ferman senin iraden. İmamoğlu idmansız matbuat toplantısında istimara komisyonlarının var olduğunu ve çalıştığını söylüyor. “RÜZGÂR-UMUM HARAB’ÜL BASRA” İçişleri Bakanlığı 9 Mesafe’ta bu olayı ortaya koyduktan sonradan, alelacele kıymetlendirme komisyonları kuruldu. İSKİ ve İETT`dahi vardı fakat İBB’nin yoktu, teftiş başlayınca İBB’dahi birlikte yorum komisyonu kuruldu. Elhak “Kurdum” diye elan evvel olmadığını üstelik benimseme etmiş oldu. Sonraları da bu komisyonlar vasıtasıyla işten çıkarmaları gerçekleştirdi.

YORUMU KAMUOYUNA VE HUKUKA BIRAKIYORUM

Ekrem İmamoğlu açıklamasında; “Soruşturma açarsanız asuman kubbeyi başınıza yıkarım.” diye niteleyerek, anket küşat yetkisine ehil olan yargıya yaptığı bu aleni tehdidin yorumunu kamuoyuna ve hukuka bırakıyorum.

Share: