Merdivende yengesine pu akarsu kurup öldüren maznun: “Gürültüden sabaha büyüklüğünde uyutmadılar. ‘Gördüğüm yerde öldüreceğim’ düşüncesi aklımdan geçti”

ZONGULDAK – Zonguldak’ta dolmuştan inip evine başvurmak talip yengesi Nurten Demirbağ’a merdivende pusu kurup kurşun yağdıran Namık Demirbağ bilgili karşısına imdi.

Zonguldak 3. Yavaş Ukubet Mahkemesi’nde tanıdık duruşmada mevkuf sanık Namık Demirbağ, öldürülen Nurten Demirbağ’ın eşi Mehmet Demirbağ, oğlu Cankan Demirbağ, tanıklar ve yan avukatları katıldı.

Görülen duruşmada 16 Haziran günü “kadına alın bilerek eş katil” suçlamasıyla bilgili karşısına çıkan maznun Namık Demirbağ, “Zahmetli oldum 2019 yılında babadan kalma eve geldim 2019 yılında. Alt katta ben dip katta ağabeyim kalıyordu. 2020 yılında değişiklikler bittikten sonra kız kardeşim arılık düzenlemek amacıyla geldi. Halıları balkona sermiştik. Annemin mezarına gitmiştik, döndüğümüzde halıların üzerine tepeden yapışkan akarsu döküldüğünü gördük. Kızkardeşimle karakola gidip şikayetçi olduk.İlerleyen süreçte de alt katta kapının önünü temizlememize karşın ağabeyim ve ailesi yemek artıklarını atıyorlardı. Evde beni geceleyin uyutmuyorlar. Yattığım odanın üstünde beni uyutmuyorlardı. Almaç taktırdım kameraları kırdılar. Sonraları uzlaştık, kameraların paralarını verdiler” dedi.

“Amacım öldürmek değildi, belden aşağıya ateş ettim”

Olay gününü anlatan Namık Demirbağ, “Çöp atmaya gittim. 19.30 sıralarıydı. Cebe üzerimdeydi. Aşağıya yola iniyordum, mobilyacı arkadaşımın yanına gidecektim. Karşıma Nurten hatun bundan sonra. Mobilyacıya giderken hasbelkader karşılaştık. O geceleyin sabaha büyüklüğünde uyutmadı. Prenses beni sabaha büyüklüğünde uyutmadın, senden çektiğim nedir dedim. O dahi bana ağza alınmayacak şekilde hakaretler etti. Amacım mıhlamak değildi. Belden aşağıya üzücü ettim. Yaptığımdan pişmanım” diye konuştu.

“Zonguldak’a geldikten sonradan yağı sahibi oldum”

Silah taşımasıyla ait konuşan Namık Demirbağ, “Zonguldak’a geldikten sonradan yağı sahibi oldum. Hasmım birlikte bunlardır. Kocasını dövdüren bana kötülük verebilir düşüncesiyle silahımı yanımda taşırdım. O ahit silahı kendimi yüklenmek üzere yanıma aldım” dedi.

“‘Gördüğüm yerde öldüreceğim’ düşüncesi aklımdan geçti”

Silahı neden yanına aldığı yönündeki soru karşısında sessizliğini esirgeyici Namık Demirbağ, “O anki refleks ile silahı çıkarttım. Gece uyuyamadığım için gördüğüm yerde öldüreceğim şeklinde o gürültüde aklımdan bunları geçirdim. Tabancayı üstelik maktulü oynatmak için aldım” şeklinde defans yaptı.

“Komşularına ‘mahallede katliam yapacağım’ demiş”

Öldürülen Nurten Demirbağ’ın oğlu Cankan Demirbağ ise “2019,2020,2021 tarihleri ortada anlattığı olayları çarpıtarak anlattığını ikna etmek istiyorum. Bizim söylediklerimizin akla yatkın olduğu henüz evvel karakolda yaptığımız 14 şikayetin içeriğinden doğrudur. Fenomen gününden iki gün geçmiş tanıklara “mahallede katliam yapacağım” diye niteleyerek belirtmiş. Kendileri annem rahmetlik olduktan bilahare söylediler. Fenomen haset 20.00 dolmuşuyla annemle alay malay eve geliyorduk. Yolda babamı görünce dolmuştan indim. Şayet dolmuştan inmeseydim annemle alay malay eve dönecektim. Sonra babamla birlikteyken çarşıya indik. Sonraları annemi aradım. Beni zaaf etmesin diyerek fen verecektim. Bilahare Türkan Tığ açtı telefonu, annemin vurulduğunu söyledi. O tam belediyenin önündeydik. Ambulansı görünce mahalleye döndük. Annem genelde 19.30-20.00 sıralarında gelirdi. Belli geldiği saat yoktur. Annemin vefatından sonraları babamla diğer kardeşleri konuşmuş. Babama sanığın aslında üçümüzü da öldüreceğini söylemiş” diye niteleyerek yaşadıklarını anlattı.

“‘Kırım yapacağım’ dediğimi ispatlasın cezama razıyım”

Yeğeninin anlattıklarına katılmadığını anlatım eden sanık Namık Demirbağ, “Üçünü öldüreceğim dediğim yöndeki iddiaları makul değildir. Kırım yapacağım dediğimi ispatlasın cezama razıyım” diye niteleyerek yanıt verdi.

“Eşim dolmuştan indi, pusu kurup hazırlığını yapmış”

Eşinin görüngü günü dolmuştan indikten sonraları kardeşinin eşi Nurten Demirbağ’a cebin pusu kurduğunu öne süren Mehmet Demirbağ üstelik “Sanığın savunmaları doğru değildir. Bu işi planlayarak yapmıştır. Eşim o dolaşma dolmuştan indi. Lüp hep dolaplarını açmış, buzdolabının kapağını açmış. Neşelilik, suyu kapatmış. Bütün hazırlıklarını yapıp kapılarını kilitlemiş. Olaydan iki zaman geçmiş maznun ‘üçünü da vuracağım. Kırım yapacağım’ diye konuşmuş. Karı meselesi yüzünden aramızda hiç yağılık yoktu. Maznun balyozla duvarları kırıyordu. Eşim üstelik ona ayrımsız şekilde şamata yaparak denk veriyordu. Şikayetçiyim” dedi.

“Sanığa ‘yapma koca öldürmeye değmez’ dedim”

Şahit T.K. “Maznun ve maktül bap komşumdur. İkisiyle birlikte aramda hasımlık yoktur. Namık daha yeni geldi. İki üç sene geçmiş Zonguldak’a geldi. Nurten’i kastederek ‘sonsuz gürültü yapıyor, huzursuz ediyorlar, sabaha kadar uyuyamıyorum’ diyordu. Sonsuz kapılarına polis geliyordu. Fenomen haset kapıya çıktığım kabilinden cebe sesi duydum. Baktık Namık yukarıda, Nurten oğlumun kapısının önünde süzgün haldeydi. Koşarak merdivenlerden çıktım. Namına ‘yapma oğlum, koca öldürmeye değmez’ dedim. Bana ‘abla sen karışma’ dedi. Beni yola indirdi. Aşağıya inince birkaç umum henüz zırh sesi duydum. Sonraları aşağıya akıllıcasına geldi. Silahını aldım, Nurten’in yanına akla yatkın çıktım. Silahı bıraktım. Nurten yaralı haldeyken Namık’a hitaben taşlama ediyordu. Cankurtaran çağırmaları amacıyla bağırdım” dedi.

Şahit T.K., maznun Namık Demirbağ’ın kırım yapacağı yönündeki sözlerini duymadığını sözlerine ekledi.

Şahit yerine dinlenen Denk İ., maznun Namık ve maktulün Mehmet Demirbağ’ın ağabeyleri olduğunu, “üçünü vuracaklar, katliam yapacak” şeklinde sözler söylemediğini anlatarak, “Ağabeyimin böyle aynı şeye karışacağından, hapse gireceğini bilebilseydim bariyer olurdum. Buna izin vermezdim” diye anlattı.

Tanıklardan C.B., “Başlangıçta aralarında tıpkısı husus yoktu. Eşit Zonguldak’a geldikten sonra Namık bana tıpkısı şeyler anlattı. Nurten’in namına, ‘benimle olacaksın seni bayındır bırakmam’ dediğini, daim şamata yaptığını, tasalı ettiğini Namık bana anlattı. Muhit cidal ediyordu karakola gidiyordu, üç periyot sonra gine çekişme ediyorlardı” şeklinde konuştu. Bunun üstüne Nurten Demirbağ’ın eşi Mehmet Demirbağ, tanığın sözlerinin ahlaksızcasına olduğunu öne sürerek kendisinden şikayetçi olduğunu söyledi.

Sanığa olay anının görüntüleri izletildi

Duruşma; tanıkların dinlenmesinin arkası sıra fenomen ajanda cep telefonu ve güvenlik kameralarının izletilmesi ile bitmeme etti. Ölen Nurten Demirbağ’ın fenomen sırasında merdivenlerden çıktığı, sanığı görünce geriye kaçmaya çalışırken kurşunların vücuduna çıkma etmesiyle merdivenlerden yuvarlandığı görüntülere yansıdı.

Maznun Namık Demirbağ ise olaydan önceki maktulün kendisine hakaret ettiğini öne sürdü. İzlenilen görüntülerde ölen Nurten Demirbağ’ın merdivenlerden çıkarken biriyle konuştuğuna dair emarenin olmadığını tutanağa geçti.

Avukat, “7 saniyede söylenemez” deyip kronometre tuttu

Mahkemede izletilen görüntülerde sanığın avukatı karşılaşma ile incitici ika arasında 7 saniyelik süre olduğunu, söylenilen sözlerin bu süre üzere ehliyetli olabileceğini söyledi. Nurten Demirbağ’ın ailesinin avukatı ise söylenilen sözlerin bu müddet içerisinde söylenemeyeceğini ifade ederek kronometre tuttu. Kronometrenin 12 saniye sürmesi üzerine duruşma heyetine bu durumun kayıtlara geçmesini istedi.

Duruşma; ayrıksı tanıkların dinlenmesi, sanığın konusunda atılmış suçun tutukluluk halinin devamını gerektirdiği gerekçesiyle mevkufiyet halinin devamına değişmeyen verilerek doğacak bire bir tarihe ertelendi.