Arsıulusal Coğrafya Eğitimi Kongresi (UCEK) Düzenleme Oturmuş tarafından birleştirme edilen ve Karabük Üniversitesi (KBÜ) sülale sahipliğinde yapılan IV. Arsıulusal Coğrafya Eğitimi Kongresi başladı.
KBÜ 15 Temmuz Şehitleri Konuşma Salonu’nda bu yıl “Kıpırdak Coğrafya Eğitimi, Canlı Ati” mottosuyla planlı ve 3 zaman sürecek kongrede mütekellim Karabük Valisi Fuat Gürel, kongrenin çok balaban olduğunu ve çokça zer bilgelik insanları ile bir araya geldiklerini söyledi.
Karabük üzerine bilgiler nâkil Gürel, şunları kaydetti:
“Karabük ilimiz doğası, turizmi ve eğitimdeki alt yapısı ile ülkemizin önde mevrut illerinden bir tanesi. Kongrelerin tıpkısı avantajı üstelik gittiğiniz illeri zuhur etmek, müracaat etmek ve o coğrafyayı tanımaktır. İnşallah burada bulunduğunuz müddet içerisinde bölgemizi gezme fırsatı bulacaksınız. Karabük 1937 yılında coğrafyasından kıran Türkiye’nin evvel ciddi endüstri hamlesinin yapıldığı aynı şehir. Çipo ve polat fabrikasının kurulması ile şekillenmiş ve bugünlere mevrut benzeri kent. Kongrenin mesleki el birliği ve bilgelik aktarımı ile müfit olacağını düşünüyorum, güzel olmasını diliyorum.”
“‘Coğrafya felek değildir’ diyenler tarihi değiştirdi”
KBÜ Rektörü Prof. Dr. Bacanak Polat ise böyle tıpkı kongreye eş sahipliği yapmaktan çalım duyduğunu belirterek, “Coğrafyayı nasip olarak görenler değil, ‘Coğrafya baht değildir.’ diyenler tarihi değiştirdi. İletişim ve muvasala imkanlarının derece derece geliştiği çağda coğrafya daha çok yıldız olmaktan daha çok. Bir Nice bilim kadını bunu baht görmeyerek dünyanın önünü açtı. Coğrafya, günümüzde hem eş hem üstelik fehamet üzere hayatta kalma sanatı olmuştur. Coğrafya ile henüz sürdürülebilir tıpkı hayat namına kongrenin adamakıllı olmasını diliyorum.” diye niteleyerek konuştu.
Emekli tümamiral, akademisyen ve yazar Doç. Dr. Cihat Yaycı dahi coğrafyanın çabucak natür anlamına gelmediğini ifade etti.
“Coğrafya üzerinde canlı insanoğlu ve onun bilcümle aktiviteleri ile ilgilenir, coğrafya insandır.” diyen Yaycı, Mavi Vatan kavramından, coğrafi ve jeopolitik ilişkilerden, Türk ve dünya denizcilik tarihinden, denizlerin öneminden ve karasuları genişliğinden bahsetti.
Akademik alanda coğrafya konularında yapılacak çalışmaların haddinden fazla büyük olduğunu vurgulayan Yaycı, “Türkiye bire bir yarımada ülkesi değildir. Türkiye; Rum ve Trakya yarımaadaları kalkmak amacıyla iki yarımada ülkesidir. Türkiye’nin üç tarafı değil yedi tarafı denizlerle çevrilidir.”
Müracaat ve sunumundan sonradan Yaycı, katılımcılardan mevrut soruları yanıtladı.
Kongrede, 5 ülkeden 50’si yabancı hep 400 akademisyen 162 bildiri sunacak ve 11 işlik çalışması yapılacak. Ayrıca, faziletli lisans öğrencileri marifetiyle makaleler kongreye sunulacak.
