? İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kırklareli’de örtüsüz basket sahasında gençlerle bire bir araya geldi. Burada gençlerle dostane eden Aristokrat, ‘Bu coğrafyada hangi ülkeye gidersek gidelim, taksi parasının alınmadığı tıpkı kavim olarak tarihe geçiyoruz. Diyorlar kim sizin ücretinizi ecdadınız ödedi. Zaman Balkanları karıştırmaya çalışıyorlar. Size dünyanın neyle karşı karşıya kaldığını anlatmaya çalışıyorum. Şüphesiz Suriye’yi Irak’ı karıştırdılar’ Elbet Libya’yı karıştırdılar? Zahir Lübnan’birlikte zaman yetersizlik var. 0-2 yaşındaki dallar kim Beyrut, Ilımlı Doğu’nun en güzel yerlerinden ayrımsız tanesi. Amma 0-2 yaşındaki füru süt içemiyorlar. Bilcümle sütlerini, o çocuklarını Türkiye’den tığ gönderiyoruz. Güzeşte gün AFAD Başkanımız gitmişti. Yani afetlerle mücadele fail kurumumuzun başkanı. Elbette tarif ediyorlar Türkiye’yi biliyor musunuz? Denizin karşısındaki hayırlar ülkesi diyerek? dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı ile başat felaketine uğrayan Pakistan’a gittiklerini söyleyen Aristokrat, ‘2.5- 3 saat güruh yaptık. Yani hem genel durumu gördük hem elbette müzaheret edebiliriz diye baktık. Tığ onları dahi onu sömürmedik. Amma onlar dahi bize bir molekül yaptılar. Yaptıklarını söyleyeyim. O zaman Hindistan’a bağlıydılar. Tığ kurtuluş mücadelesine giderken ellerindeki bilezikleri sattılar. Türk kurtuluş mücadelesinin cebe paralarını onlar gönderdiler. Kalanları oldu. Kalanlarında da ne kuruldu biliyor musunuz’ Bugünkü İş Bankası var mı? İş Bankası hangi biliyor musunuz? Bugünkü İş Bankası, Hindistan’ın Pakistan’daki o yani Pakistanlı Müslümanlarının bizim hür olmamız için. Bizim özgür ve bağımsız olmamız için. Biraz geçmiş okunan ezanın bu ülkede okunması üzere, şurada asılan dünyanın arz güzelce bayrağının bu ülkede asılabilmesi için bize bindi oldular? diye konuştu.
‘SİZİN ÖNÜNÜZE NAZIK TÜRKİYE BIRAKACAGIZ’
Aristokrat, bilcümle riskleri aldıklarını anlatım ederek, ‘Sizin üzere hep riskleri alıyoruz, her nev riskleri. Bunu bilmenizi isterim. Herhangi Bir tip, tek erinmiyoruz. Zira tıpkı henüz bu ülkenin geçmişteki faturalarının ödenmesini istemiyoruz. Sizin bu faturaları ödemenizi istemiyoruz. Bu kadar örtüsüz ve kemiksiz. Sizden çok umudunuz var. Bizden elan dolgunca bir ortamda yetiştiniz. Dünyayı bizden haddinden fazla elan gani görüyorsunuz. Gelişigüzel şeyi haddinden fazla henüz bol anlayabiliyorsunuz. ve göreceksiniz bu ülkeyi yönettiğiniz antlaşma, kişi işlerinizi yönettiğiniz ant yahut tıpkısı işte bulunduğunuz zaman bizden haddinden fazla elan kalburüstü olacaksınız. Tığ size güveniyoruz. Hem da sonsuz güveniyoruz. Gönlümüz abat. Ama sizin önünüzde bırakmanız müstelzim maslahat şu. O engelleri ortadan kaldırmamız geçişsiz. Tığ vuruşacağız. Tığ çarpışacağız ve göreceksiniz, sizin önünüze iri bir Türkiye bırakacağız. ve siz doğru bambaşka noktalara akilane taşıyacaksınız. Dünyanın gençlerine bile, dünyanın çocuklarına dahi, bigünah insanlara üstelik siz imge olacaksınız. Buna olan inancım tamdır’ dedi.
‘TAYYİP ERDOĞAN 100 YILDA BİR MEVRUT BİR LİDER’
Programının böylelikle, gençlerden mevrut soruları yanıtlayan Vekil Soylu, ‘Özellikle bu enerjiyi nereden buluyorsunuz?’ sorusuna, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la iş fırsatını bulmasını illet gösterdi. Aristokrat, “Ego şöyle düşünüyorum; iki meselem var. Cenabı Tanrı bize böyle tıpkısı aksiyon felek etti. Bu hem benzeri şereftir, hem benzeri sorumluluktur. Şöyle düşünüyorum; eğer benden henüz ongun birisi bu işi yapmış olsaydı ve ego noksan benzeri hareket yapıyor olursam bunun sorumluluğunu ödeyemem. Bir üstelik şöyle bir düşüncem var; Tayyip Erdoğan 100 yılda ayrımsız gelen benzeri önder. Ben Tayyip Erdoğan fırsatını bulmuşken, onun eskiden bu devlet amacıyla yapabileceğimiz her şeyi yapmalıyız” dedi.
‘ERDOĞAN HEPİMİZİN ÖNÜNÜ HEYBETLI AÇIYOR’
Erdoğan’ın kendilerinin önünü açtığını belirten Soylu, “Ego onunla elbette çalıştığımı biliyorum. Hepimizin önünü kocaman açıyor. Günde bazı bazı 60, bazı bazı 70 arada sırada 100 değişmeyen veriyorum. Öz içimizdeki seçkin kararda; ‘Sayın Cumhurbaşkanım buna hangi diyorsun?’ değil amma eleştiri kararların hepsinde namına danışırız ve sorarız bu bizim işimiz. Ama rutin işlerimizde kararları alırız ve yaparız. Bu kararları verirken bize o imkanı cumhurbaşkanımız açıyor. Yani hatalı de yapabiliriz, kusurlu dahi yapabiliriz insanız ama bizi yaptığımız yanlışta ve eksikte arasında bırakmıyor. Yani şunu hikâyelemek istiyorum; Tayyip Erdoğan’la alay malay ülkenin bire bir punt yakaladığına ve bu punt için dahi çokça çalışmamız lazım geldiğine inanıyorum” diye niteleyerek konuştu.
‘BİR DAHA O GÜNLERE GERİ DÖNMEME DUYGUSU BİZİ HADDINDEN FAZLA ÇALIŞMAYA SEVK EDİYOR’
15 Orak Ayı muhannet çarpış girişimin olduğu geceye birlikte değinen Aristokrat, “Aynı üstelik enerjimin tıpkı bölümü de şu darbelerin, başbakanların asıldığı ve idam cezası edildiği benzeri Türkiye’ye dönmediği üzere. 15 Orak Ayı akşamı benim önceki duygum şudur; Tanrı elimize ayrımsız punt verdi bile 60 darbesinin karşılığındaki rövanşı alacağız. İlk duygum budur. Babam aradı, ‘hakkını helal et’ dedim. ‘Tanrı şans edecek, tığ bu işten çıkacağız’ dedim. ve hiç bu ihtisas, benzeri elan bu günlere anlayışsız dönmemek duygusu bizleri çok çalışmaya sevk ediyor” ifadelerini kullandı.
Bakan Aristokrat gençlerle toplantısının ardından kentte sivil cemiyet kuruluş temsilcileriyle yemekte ayrımsız araya geldi.
